Kısa bir süre önce ABD’nin Afganistan’daki güçlerinin komutanı olarak atanan General David Petraeus, BBC’ye yaptığı açıklamalarda, eğer Başkan Barack Obama’nın belirlediği çekilme tarihinin çok riskli olacağını düşünürse bunu dile getireceğini söyledi.

Petraeus, “Düşman için çok önemli olan toprakları alırsanız, düşmanın size cevap vermesi çok yüksek bir ihtimaldir” dedi. Petraeus böyle durumlarda mümkün olan en dobra tavsiyenin verilmesi gerektiğini belirtti.

Petraeus daha önce Irak’ta yaptığını bugün Afganistan’da yapıyor: Misyona güven aşılarken beklentileri sınırlı tutmak. Bu strateji Irak’ta başarılı oldu. Petraeus zafer kazanmasa da, ülkenin şansının dönmesinde çok etkili oldu. General Afganistan’da da aynı sonucu elde etmek istiyor.

Kendisine Kabil’deki yetkililerin neredeyse tamamının Taliban’ın kazanmak üzere olduğuna inandığı, Amerikalıların yüzde 60’ının İngilizlerin ise yüzde 70’inin savaşa karşı olduğu hatırlatıldığında Petraeus, bu algının değişmesi gerektiğini söyledi. NATO’nun Taliban’ın son yıllarda Helmand ve Kandahar’da sağladığı hızı şimdiden tersine çevirdiğini belirten Petraeus, aynı şeyin diğer bölgelerde de olacağını söyledi.

TEMMUZ 2011 ÇIKIŞ TARİHİ DEĞİL

Washington hükümetinin belirlediği Temmuz 2011 tarihinin Amerikan askerlerinin ülkeden çıkış tarihi değil, bazı yönetim birimlerini Afgan yetkililere transfer etme tarihi olduğunu söyleyen Petraeus, bu tarihin gerçekçi ya da tehlikeli olduğuna inanırsa bunu Obama’ya bildireceğini söyledi.

Selefi General Stanley McChrystal’ın Obama’ya açık muhalefeti yüzünden bu görevden alındığı kendisine hatırlatılan Petraeus, “Böyle bir işe girdiğinizde, bunun son işiniz olduğunu düşünürsünüz. Irak’tayken de aynı şeyi yaptım. Mümkün olduğunca açık sözlü tavsiyeler verirsiniz” dedi.

Petraeus, McChrystal’a kıyasla siyasi açıdan daha donanımlı. Dahası Obama’nın iki Afganistan generalini peş peşe kaybetmesinin büyük bir felaket olacağının da farkında.

Petraeus, dikkatli olduğu takdirde eğer gerek görürse 2011 Temmuz takvimini zorlanmadan ileri atabileceğini biliyor olmalı. Ancak, sivil can kayıplarının zaferi tersine çevirebileceğini de biliyor.

BİN LADİN İSTİHBARAT BAŞARISIZLIĞI

NATO’nun Usame bin Ladin’i bulamamış olmasının büyük bir sorun olduğunu belirten Petraeus, bunun istihbarat örgütlerinin başarısızlığına işaret ettiğini söyledi, ancak insan avının her zaman çok zorlu bir süreç olduğunun da altını çizdi.

Peki Afganların çoğunun 2001 yılında Taliban’ın yenilgisinden memnun olduğunu düşünürsek, Afganistan operasyonunda hata neydi? ABD Irak’ı işgal etmek isterken Afganistan’da topu gözünden kaçırdı mı?

Petraeus bu açıklamaların tamamen yanlış olduğunu söylemedi ancak fazla basit olduğunu ifade etti.

Son olarak “Ülkede hayatlarını kaybeden askerlerin ailelerinin gözünün içine bakıp ‘Oğlunuz boş yere ölmedi’ diyebilir misiniz?” sorusuna hayatını kaybeden her askerin bu işi doğru yapmak için yeni bir sebep olduğu cevabını verdi ve ekledi: “Ban kayıpları benim için kesinlikle çok önemli.”