Atina, ilaç devlerini 'şantaj yapmakla' suçladı
İki ilaç şirketi hükümetin ilaç fiyatlarında yüzde 25 indirime gidilmesi kararı ardından Yunanistan pazarından çekileceklerini açıkladı.
Yunanistan'da ikinci Danimarka kökenli ilaç şirketi de hükümetin fiyatlarda yüzde 25 indirime gidilmesi kararı ardından bu ülkedeki faaliyetlerini sonlandıracağını açıkladı.
Leo Pharma, önde gelen iki ilacının satışını durduracağını, çünkü fiyat indiriminin Avrupa'da iş kayıplarına yol açacağını savundu.
Borç krizini aşmaya çalışan Yunan hükümeti ise, hem Leo Pharma'nın hem de daha önce çekileceğini açıklamış olan Novo Dordisk'i ''adil davranmadıkları'' gerekçesiyle kınadı.
İlaçlardan biri kan pıhtılaşması sorunlarının, diğeri de sedef hastalığının tedavisinde kullanılıyor.
Şirketin üst düzey yöneticilerinden Kristian Hart Hansen ise, yüzde 25'lik kesintiyi kabul etselerdi, aralarında Danimarka'nın da bulunduğu diğer ülkelerin de benzer bir tavrı göstermesinin söz konusu olabileceğini öne sürdü.
Diğer Danimarka şirketi Novo Nordisk de diyabet hastalarının tedavisinde kullanılan insülin iğnesini benzer gerekçelerle Yunanistan pazarından çekeceğini açıklamıştı.
Yunan hükümeti ise, pazarı tekellerine alan Danimarkalı ilaç şirketlerinin bu kararlarıyla kendilerine şantaj yaptıklarını söylüyor.
Ekonomi Bakanlığı Genel Sekreteri Stefanos Combinos, Yunanistan'ın Avrupa'da ilacın en pahalı satıldığı üç ülkeden biri olduğunu söyledi.
Şirketlerin yıllardır Yunanistan'da büyük kar elde ettiklerini kaydeden yetkili, şimdi fiyat indirimlerini kabul etmek zorunda olduklarını kaydetti.
Acımasız kapitalist şantaj
Danimarka kökenli Novo Nordisk de, hükümetin bütün ilaç fiyatlarında yüzde 25 kesintiye gidilmesini öngören kararnamesine karşı çıkıyor.
Yunanistan'daki Diyabetle Mücadele Derneği, ilaç şirketinin kararını ''acımasız bir kapitalist şantaj'' olarak niteledi.
Şirketin bir sözcüsü ise, fiyatlarda kesintiye gidilmesinin zarar etmelerine neden olacağını öne sürdü.
Yunanistan, kamu borçlarını azaltma çabaları kapsamında ilaç maliyetlerini de düşürmeye çalışıyor.
Uluslararası ilaç şirketleri ise, Yunan hükümetinin kendilerine milyarlarca euro borçlu olduğunu öne sürüyor.
Şirket ayrıca Yunanistan'daki yüzde 25 kesintinin diğer ülkeler tarafından da emsal olarak algılanmasından kaygılı.
Ama şirketin Yunanistan'dan çekilme kararı nedeniyle çok sayıda diyabet hastasının hayatını kaybetmesinden endişe ediliyor.
Yunanistan'da kalem biçimindeki, hastanın kendi kendine uygulayabildiği Novo Nordisk ürününü 50 binden fazla kişinin kullandığı bildiriliyor.
10 yaşındaki kızı şeker hastası olan Pavlos Panayatacos, şirketin yönetim kurulu başkanına yazdığı mektupta, ''Bir iktisatçı olarak karlılığın öneminin farkındayım, ama sağlık hizmetleri de bir şirketin kar-zarar bilançosundan daha öncelikli olmalı. Yunanistan'ın zor bir ekonomik ve sosyal darboğazdan geçtiğini çok iyi biliyorsunuz; böyle bir davranışı daha münasebetsiz bir zamanda, daha duyarsız bir şekilde sergileyemezdiniz'' dedi.
Danimarkalı şirketin yönetim kurulu başkanı Lars Sorensen ise, Panayotacos'a gönderdiği yanıtta, şirketi ve insanları zor durumda bırakanın Yunan hükümetinin sorumsuz mali yönetimi olduğunu savundu.
Yunanistan'da ikinci Danimarka kökenli ilaç şirketi de hükümetin fiyatlarda yüzde 25 indirime gidilmesi kararı ardından bu ülkedeki faaliyetlerini sonlandıracağını açıkladı.
Leo Pharma, önde gelen iki ilacının satışını durduracağını, çünkü fiyat indiriminin Avrupa'da iş kayıplarına yol açacağını savundu.
Borç krizini aşmaya çalışan Yunan hükümeti ise, hem Leo Pharma'nın hem de daha önce çekileceğini açıklamış olan Novo Dordisk'i ''adil davranmadıkları'' gerekçesiyle kınadı.
İlaçlardan biri kan pıhtılaşması sorunlarının, diğeri de sedef hastalığının tedavisinde kullanılıyor.
Şirketin üst düzey yöneticilerinden Kristian Hart Hansen ise, yüzde 25'lik kesintiyi kabul etselerdi, aralarında Danimarka'nın da bulunduğu diğer ülkelerin de benzer bir tavrı göstermesinin söz konusu olabileceğini öne sürdü.
Diğer Danimarka şirketi Novo Nordisk de diyabet hastalarının tedavisinde kullanılan insülin iğnesini benzer gerekçelerle Yunanistan pazarından çekeceğini açıklamıştı.
Yunan hükümeti ise, pazarı tekellerine alan Danimarkalı ilaç şirketlerinin bu kararlarıyla kendilerine şantaj yaptıklarını söylüyor.
Ekonomi Bakanlığı Genel Sekreteri Stefanos Combinos, Yunanistan'ın Avrupa'da ilacın en pahalı satıldığı üç ülkeden biri olduğunu söyledi.
Şirketlerin yıllardır Yunanistan'da büyük kar elde ettiklerini kaydeden yetkili, şimdi fiyat indirimlerini kabul etmek zorunda olduklarını kaydetti.
Acımasız kapitalist şantaj
Danimarka kökenli Novo Nordisk de, hükümetin bütün ilaç fiyatlarında yüzde 25 kesintiye gidilmesini öngören kararnamesine karşı çıkıyor.
Yunanistan'daki Diyabetle Mücadele Derneği, ilaç şirketinin kararını ''acımasız bir kapitalist şantaj'' olarak niteledi.
Şirketin bir sözcüsü ise, fiyatlarda kesintiye gidilmesinin zarar etmelerine neden olacağını öne sürdü.
Yunanistan, kamu borçlarını azaltma çabaları kapsamında ilaç maliyetlerini de düşürmeye çalışıyor.
Uluslararası ilaç şirketleri ise, Yunan hükümetinin kendilerine milyarlarca euro borçlu olduğunu öne sürüyor.
Şirket ayrıca Yunanistan'daki yüzde 25 kesintinin diğer ülkeler tarafından da emsal olarak algılanmasından kaygılı.
Ama şirketin Yunanistan'dan çekilme kararı nedeniyle çok sayıda diyabet hastasının hayatını kaybetmesinden endişe ediliyor.
Yunanistan'da kalem biçimindeki, hastanın kendi kendine uygulayabildiği Novo Nordisk ürününü 50 binden fazla kişinin kullandığı bildiriliyor.
10 yaşındaki kızı şeker hastası olan Pavlos Panayatacos, şirketin yönetim kurulu başkanına yazdığı mektupta, ''Bir iktisatçı olarak karlılığın öneminin farkındayım, ama sağlık hizmetleri de bir şirketin kar-zarar bilançosundan daha öncelikli olmalı. Yunanistan'ın zor bir ekonomik ve sosyal darboğazdan geçtiğini çok iyi biliyorsunuz; böyle bir davranışı daha münasebetsiz bir zamanda, daha duyarsız bir şekilde sergileyemezdiniz'' dedi.
Danimarkalı şirketin yönetim kurulu başkanı Lars Sorensen ise, Panayotacos'a gönderdiği yanıtta, şirketi ve insanları zor durumda bırakanın Yunan hükümetinin sorumsuz mali yönetimi olduğunu savundu.
Konular
- İkiyüzlülüğü bırakın ve Türkiye'yle açık konuşun
- Cameron'ın sözlerinin altında ticari kaygılar yatıyor
- 'Mahkemenin kararı Belgrad'ı nakavt etti'
- Cameron'ın sözleri İngiliz basınını ayağa kaldırdı
- Österreicher ereifern sich über "türkische" Milch
- Avrupa artık onlara ihtiyaç duymuyor
- Cameron Almanya ve Fransa'yı yabancılaştırdı
- İran ve Türkiye arasında petrokimya işbirliği
- Boğa güreşleri yasağı İspanya'yı karıştırdı
- Gizli belgeleri sızdıran sistemin 'gizli sistemi'
- Fransız kadınlar neden bebeklerini öldürüyor?
- Almanya'nın Türk bakanı 3 ayda hüsran yarattı
- İtalya İçişleri Bakanı'ndan Fransa'ya Roman desteği
- 'Çekilmenin riskli olduğunu Obama'ya söylerim'
- 17 gün nasıl dayandılar
- Türkiye'ye serbest dolaşımsız AB üyeliği!?
- Sel felaketi Pakistan'ı İMF'ye götürdü
- Hong Kong’da Filipinlere seyahat yasağı
- İran, Oriflame’i gönderdi
- İngiltere'ye korku saldılar
- Belediye başkanı mafya kurbanı
- ETA'nın ateşkesi yetersiz bulundu
- Moldova'da referandum geçersiz sayıldı
- Başpiskopos: Milano'ya cami şart
- Avusturya’da Müslümanların 100. Yıl kutlaması
- Avrupa'da Türklere vize muafiyeti!
- İspanya’da Ev ve Oturma İzni Almak
- Türkiye'nin vize rüyası kötü bitti!
- Türk vatandaşlara vizesiz AB yolu açıldı
- Yeni ehliyetler AB ülkelerinde değiştirilebilecek mi